Yasal Uyarı

Yasal Uyarı
Bu sitede yayınlanan bilgi ve referanslar hiçbir surette doktor tavsiyesi yerine geçmez. Tüm sağlık problemlerinde mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Doktora başvurmadan kesinlikle ilaç veya başka tedavi yöntemleri kullanılmamalıdır.

Kaynak gösterilerek paylaşılan ve verilen bağlantılar (link'ler) ile ulaşılan bilgilerden kaynak sahibi sorumludur.
Sitede yer alan bilgilerin Multipl Skleroz ve diğer hastalıklar konusunda genel kabul gören tıp literatürüne uygun olduğuna dair bir iddiam yok. Bir MS hastası olarak denediğim, kısmen fayda gördüğümü düşündüğüm yardımcı tedavilerle ilgili bilgi paylaşıyorum. Dolayısıyla, her hasta benim gibi kendi sağlığı için yaptığı seçim ve uygulamalardan sorumludur.


11 Ağustos 2013 Pazar

Grip Aşısı

Grip mevsimi geliyor. Herkesi telaşla grip aşısı yaptırmak için eczanelere, sağlık ocakları ve hastanelere koşturacak gazete başlıkları zaten hazır. Aceleyle ve korkuyla karar vereceğimize ne yapacağımızı şimdiden düşünelim. Grip hastalığı ve grip aşısı hakkında bilinmesi gereken bazı şeyler :

Grip nedir?

Grip viral (virüsler yoluyla bulaşan) ve yaygın bir hastalık. Virüsler sürekli mutasyona uğrayarak dünyayı dolaşıyor ve grip salgını Türkiye’yi her sene sonbahar aylarında vuruyor. Grip virüsü, soğuk algınlığı gibi solunum yollarına açılan burun ve ağız aracılığıyla bulaşıyor. Belirtileri arasında ateş, üşüme, başağrısı, kas ağrısı, gözlerde sulanma ve hassasiyet, boğazda yanma, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, öksürük, kusma, ishal var. Genelde ciddi sonuçları olmasa da, çoğunluğu yaşlılar olmak üzere gribin yol açtığı komplikasyonlar sebebiyle hastaneye başvuran, hatta yatan insan sayısı da az değil. Yaşlıların yanısıra kalp, akciğer ve bağışıklık sistemi hastalığı olan kişiler de gribin yol açtığı sağlık problemleri yaşama riski taşıyor.

Grip aşısı tipleri neler? Aşı nasıl yapılıyor?

Üç temel grip virüsü türü, A, B, C tipi grip virüsü olarak sınıflandırılmış. Bunlar da, şehir, eyalet ve ülke adları taşıyan alt türlere ayrılıyor. Her sene grip virüsünün farklı türleri dolaşımda ve virüsler mutasyona uğrayıp değiştikleri için , hastalığın tek ve etkili bir aşısı yok. Mesela 2007 - 2008 grip sezonu için Amerika’da kullanılan aşının bileşiminde, A/Solomon Adaları/3/2006, A/Wisconsin/67/2005 ve B/Malezya/2506/2004 virüsleri bulunuyormuş. (kaynak : Vaccine Safety Manuel, N. Z. Miller)

Amerika’da grip aşısı hem klasik deri altına yapılan iğneli aşı formatında hem de burun spreyi olarak bulunuyormuş. Öğrendiğim kadarıyla grip aşısı, Türkiye’de sadece klasik aşı (Vaxigrip ve Fluarix markalarıyla) formunda bulunuyor. Arada şöyle bir fark var : iğne formundaki grip aşısı etkisiz hale getirilmiş birkaç tür grip virüsüne formaldehid (virüsleri etkisiz hale getirmek için), timerosal (aşıyı muhafaza etmek için kullanılan civa türevi madde) gibi birkaç maddenin eklenmesiyle oluşturuluyor. Aşılarda ayrıca virüsün içinde çoğaltıldığı tavuk yumurtası kalıntıları da bulunuyor. (Bu nedenle, yumurta alerjisi olanlara grip aşısı tavsiye edilmiyor.) Burun spreyi formundaki aşıda ise canlı/aktif virüsler kullanılıyor. İkinci tip aşıda amaç, burun iç çeperi ve boğazda düşük şiddette bir enfeksiyon yaratıp vücuda aşıdaki aktif virüslere karşı bağışıklık kazandırmak. Her iki durumda da aşının başarısı, aşının içinde bulunan üç virüs türüyle o yıl bulunduğunuz bölgede salgın yaratan grip virüsünün çakışmasına bağlı. Aşıda kullanılan virüs türlerinden farklı bir grip virüsüyle karşılaşırsanız maalesef aşının koruyucu etkisi altında değilsiniz demektir. Pekiyi virüsler sürekli değişiyorsa, grip aşısı nasıl yapılıyor?

Vaccine Safety Manuel kitabından öğrendiğime göre : uzmanlar Amerika’da sonbaharda yaşanan grip sezonu için aynı yıl ocak ayında doğuya gidiyor ; o yıl dolaşımda olan grip virüsü türlerini tespit ediyor. Varsayılan, virüsün dolaşarak kış aylarında Amerika’da aktif olacağı. Daha sonra, o yıl yaygınlaşacağı “tahmin edilen üç virüs türü seçilerek aşı üreticisi ilaç firmalarına bildiriliyor.

Yürütülen mantıktaki hataları vurgulamak için tekrarlıyorum : herhangi bir yıl, o yılki grip aşısı için kullanılacak virüslerin belirlenmesinde o yıl dolaşımda olan ve sürekli mutasyona uğrayarak değişen yüzlerce grip virüsü arasından üç tanesi seçiliyor. Aşı üretilirken kullanılan formaldehid, cıva (thimerosal) gibi şüphe uyandıran ve toksik olduğu gayet iyi bilinen maddeleri de aklımızda bulunduralım. Ve sonra grip aşısı etrafında dönen kampanyaların etkisi altında kalmamaya çalışarak düşünelim : Böyle bir aşı bizi gripten korur mu gerçekten yoksa grip aşısı fırtınası her yıl estirilen bir aldatmaca mı?

Vaccines Revealed belgeselinin aşağıdaki ek bölümü grip aşısına ayrılmış.

http://www.vaccinesrevealed.com/flu-shot-hoax/?inf_contact_key=28f766d3d72b6cc7069aca4eca2e1c6831f60c0139b22680727fe4d7214599e0

Eğer yazıyı paylaşmak isterseniz, yazıyı bağlantısını vererek paylaşırsanız mutlu olurum. Böylece hem kaynak belli olmuş olur, hem de tanıdığınız / arkadaşınız blog'da işe yarar başka yazılar bulabilir. 
http://ms-alternatif-terapi.blogspot.com.tr/2013/08/grp-ass.html

MS ve Grip

Tüm ateşli hastalıklar gibi grip de MS hastaları için kaçınılması gereken bir hastalık. Yarattığı bitkinlik bir yana, ateşi yükseltiyor ve sebep olabileceği zatürree gibi sağlık problemleri yüzünden tablo ciddileşebiliyor. Gribe karşı aşılanmamız gerekiyor mu, aşı ne derece etkili ve grip aşısı olmak sağlığımız için ekstra riskler getiriyor mu?

Bazı kaynaklarda grip aşısının ardından atak geçirme riski olmadığı; fakat gribe yakalanan MS hastalarının atak geçirme riskinin arttığı yazıyor. Buradaki eksik halka grip aşısının etkinliği. Aşı olursak aşının etkili olacağına emin olmak zor. Yukarıda bahsettiğim konu, yani aşının içeriğindeki virüslerle o yıl dolaşımda olup grip salgınına sebep olan virüs türünün çakışıp çakışmaması sorusu var.

MS hastaları için grip aşısını tavsiye eden kaynaklar da belirtiyor ki atak geçirirken grip aşısı olunmamalı. Aşı olunacaksa canlı virüsle yapılan burun spreyi şeklindeki aşı tercih edilmemeli; etkisiz hale getirilmiş virüslerden elde edilen iğne şeklindeki aşılar daha az riskli.

Gribe Karşı Alınabilecek Önlemler

Dr. Robert Sears, The Vaccine Book - Aşı Kitabı’nda hastalığa yakalanıp ilk belirtileri farkettikten hemen sonra - 48 saat içinde - antiviral ilaç almanın belirtileri hafiflettiğini söylüyor.

Gribe yakalanmamak için alabileceğimiz önlemler var. İlk önlem, bulaşıcı salgın hastalıklar ve kanser gibi bağışıklık sistemi hastalıklarının karşısına güçlü bir bağışıklık sistemiyle çıkmak. Mevsiminde yenilen bol yeşillik, sebze, meyve vücudumuz için gerekli vitamin ve mineralleri doğal yollardan almamızı sağlar. Doktorunuzla mineral, vitamin eksikliklerinizi tespit edip gerekirse besin takviyeleri alabilirsiniz. Doğal kaynaklardan beslensek de takviye gerekebiliyor; çünkü artık meyve sebze ve yeşillikler yüz yıl önce oldukları kadar besleyici değil. Bunu kısmen  toprağın modern tarım yöntemleriyle fakirleştirilmesine borçluyuz. Sonra, bitkisel besinler bize ulaşana dek nasıl işlemlerden geçiyor, ne kadar yol katediyor ve bu arada besleyiciliklerinin ne kadarını koruyor?

Bağışıklık sistemimizi doğal besinlerle ve gerekli takviyelerle güçlendirme çabası yeterli değil. Bir de şeker (sofra şekeri ve tatlandırıcılardan bahsediyorum), hazır gıdalardaki katkı maddeleri gibi bize yararı değil, vücudumuzdaki enflamasyonu artırarak zararı dokunan maddelerden uzak durmak gerekiyor. 

Alınabilecek başka önlemleri sayalım. Mesela, özellikle grip mevsiminde (sonbahar ve kış ayları) toplu taşıma araçlarına binmemek, kalabalık mekanlarda bulunmamak... Eğer okula, işe vs. gitmek için toplu taşıma aracı kullanmanız gerekiyorsa, eczanelerden alabileceğiniz tıbbi maskelerden kullanın ve maskeyi sık sık değiştirin. Toplu taşıma araçlarında fazla konuşmayın; yani ağızdan virüs alma riskinizi artırmayın.

Gribi önlemede hijyen çok önemli. Virüsler sabuna, deterjana dayanıksız. Ellerinizi sık sık sabunla yıkamaya özen gösterin. Günlük hayatta virüs bulaşmış olabilecek bir sürü şeye dokunuyoruz; tokalaşıyoruz vs. Hele hele kucaklaşarak, öperek merhabalaşmaktan özellikle kaçının. 

Boğazda yanma, kırgınlık gibi belirtiler hissettiğinizde, sıcak suya kattığınız toz zencefil, limon ve balla yapacağınız çay size iyi gelir. Nezle, soğuk algınlığı ve boğaz ağrısında sabah, akşam ve gün içinde, hatta gece uyandığımda - daha önce kabuğuyla ufak ufak doğradığım limonu (yarım limonu 6 - 8 parçaya bölüyorum) - ince beyaz kabuğuyla beraber emmek ve yemek çok işe yarıyor. Tabii, bu formüller gribe karşı bizi ne kadar rahatlatır, bilemiyorum. Denemek lazım. Gribi düşündüren ilk belirtileri hisseder hissetmez şu bahsi geçen antiviral ilaçları deneyebilirsiniz.

Öncelikle çok sayıda kaynakta yazdığına ve deneyimime göre soğuk algınlığı ve nezle gibi daha hafif, yine mevsimsel ve virütik hastalıkları ÇİNKO alarak nispeten kısa sürede ve hafif atlatabiliriz. Sonbaharda D vitamini ve çinko almayı ihmal etmeyelim. Zencefil, zerdeçal, tarçın, karanfil gibi çok sayıda yardımcımız var. Sarımsak önemli bir koruyucu. 

Şimdi Neil Z. Miller’in Vaccine Safety Manuel isimli kitabından biraz alıntı :

 " Grip Aşısı Ne Kadar Güvenli ?

Grip aşısı, birkaç gün sürebilen grip benzeri belirtilere yol açabilir : ateş, üşüme, boğaz yangısı, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, başağrısı, kas ağrıları, karın ağrısı ve yorgunluk. Doktorlar, sıklıkla aşıdan grip kapmanın mümkün olmadığını iddia ederler. Fakat bu, birçok insanın deneyimleriyle çelişir. Ayrıca, aşılar hastalığı taklit ederek bağışıklık sistemini uyarmak için tasarlanır...

Grip aşısının yarattığı ciddi reaksiyonlar arasında aşı bileşenlerine karşı ölümcül alerjik tepkiler ve felç yaratan ağır bir hastalık olan Guillain-Barre Sendromu (GBS) var. GBS aşıyı izleyen birkaç hafta içinde ortaya çıkabilir ve kurbanlarının yaklaşık yirmide biri için ölümcüldür. Grip aşısı ile GBS arasındaki bağlantının basında geniş yer bulması, 1976 yılında, CDC (The Center for Disease Control and Prevention - amerikan SB’na bağlı Hastalık Kontrol ve Önleme Dairesi) eğer toplu aşılama düzenlenmezse amerikan ulusunu süpürüp geçecek ölümcül domuz gribi salgınlarına dair ürkütücü bir hikaye çıkardığı zaman oldu. ... Toplu grip aşısı kampanyalarından sonra yüzlerce yeni GBS vakası ortaya çıktı.

GBS’e ek olarak çok sayıda çalışma grip aşısına karşı başka ters reaksiyonları araştırdı veya dokumente etti. Bunların arasında ansefalopati, beyin kökü iltihabı, poli-nevrit, optik nevrit, miyelit (omurilik iltihabı), vaskulit, miyelopati, yüz felci, brakial pleksus (kol sinir ağı) bozuklukları, reaktif artrit … ve astım hikayesi olan kişilerde astım krizi bulunuyor." (liste çok uzun!)

Vaccine Safety Manuel’dan alıntılamak istediğim çok bölüm var. Birinin başlığı “Grip Korkusu Salma Taktikleri”. En iyisi bu kitabı amazon.com’dan edinip okumak. Kitap Türkçe’ye çevrilmedi.

Sonuç

Olası yan etkilerini düşününce, çoğu durumda aşı olmak yerine bağışıklık sistemimizi güçlü tutmak, özellikle sonbahar - kış aylarında sakınımlı davranarak gripten ve diğer virüs/mikroplardan kaçınmak daha mantıklı görünüyor. Şimdiden günlük D vitamini alımınızı artırmanın faydası olur. Doktorunuza danışıp D vitamini takviyesi kullanabilirsiniz. Lütfen dikkat, hep C vitamininden bahsedilir, D vitamini unutmayalım.

Özellikle çocukları çok sayıda aşıya maruz bırakmak akıllıca değil. Hemen ortaya çıkabilecek reaksiyonların dışında, çocukluktan başlayarak tekrarlanan grip aşısının vücuda hiç mi zararı olmayacak? Hele domuz gribi kargaşasında olduğu gibi öncelikli olarak bebekleri ve hamileleri aşılamaktan bahsedildiğinde insanın kanı donuyor. Aşıların kesin koruyucu olduğunu, eğer doktorlar yönlendiriyorsa aşıların tamamıyla zararsız olduğunu düşünmek safça oluyor.

Eskiden hayat daha basitmiş; bu kadar çok sorgu sual gerekmiyormuş. Günden güne karmaşıklaşan bir hayat yaşıyoruz. Sonradan üzülmemek için kendi araştırmamızı yapalım; daha isabetli sorular sorarız. Cevap bulmak icin yöneldiğimiz doktorları da araştırma yapmaları için teşvik ederiz belki. Çünkü çoğu doktor, beslenme konusunda olduğu gibi, aşılar konusunda da araştırma yapma ve bilgilenme zorunluluğu hissetmiyor.


Bir uyarı :
Bu kişisel tecrübeme dayanıyor. Çocuğum ilkokul çağında. Haliyle eve onunla taşınan virüsleri (nezle, norovirüs - stomach flu vs.) hiç kaçırmıyorum, ben de kapıyorum. Evde MS hastası biri, bir yaşlı veya bulaşıcı hastalıklardan özellikle korumak istediğiniz bağışıklık sistemi zayıf bir kimse varsa, dikkat etmek lazım. Bulaşıcı hastalık taşıyan kişilerin bahsettiğim hassas grupla temasını mümkün olduğu kadar kısıtlamak gerekiyor. Korumak istediğiniz kişinin hergün D vitamini almasını, doğal antibiyotik sarımsak ile birlikte limon, zencefil, zerdeçal gibi koruyucu yiyecekler tüketmesini sağlayın.




Video : VaccinesRevealed (Aşılar Ortaya Çıkartılıyor) belgeselinin kısa ek bölümünde Dr.Sherry Tenpenny, Dr. Tony Bark ve başka doktorlar grip aşısı hakkında konuşuyor. Bölümün adı "The Flu Shot Hoax".

http://www.vaccinesrevealed.com/flu-shot-hoax/?inf_contact_key=28f766d3d72b6cc7069aca4eca2e1c6831f60c0139b22680727fe4d7214599e0



Kaynaklar :

Vaccine Safety Manuel       Neil Z. Miller
The Vaccine Book          Robert Sears, M.D.

http://www.cochrane.org/CD001269/ARI_vaccines-to-prevent-influenza-in-healthy-adults    Cochrane bağımsız bir düşünce havuzu (think tank) - Bizi kimin neye ve niye yölendirdiğini bilemediğimiz şu günlerde sağlık alanında karar vermeye çalışırken çok gerekli bir ikinci görüş...

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/9372507