Yasal Uyarı

Yasal Uyarı
Bu sitede yayınlanan bilgi ve referanslar hiçbir surette doktor tavsiyesi yerine geçmez. Tüm sağlık problemlerinde mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Doktora başvurmadan kesinlikle ilaç veya başka tedavi yöntemleri kullanılmamalıdır.

Kaynak gösterilerek paylaşılan ve verilen bağlantılar (link'ler) ile ulaşılan bilgilerden kaynak sahibi sorumludur.
Sitede yer alan bilgilerin Multipl Skleroz ve diğer hastalıklar konusunda genel kabul gören tıp literatürüne uygun olduğuna dair bir iddiam yok. Bir MS hastası olarak denediğim, kısmen fayda gördüğümü düşündüğüm yardımcı tedavilerle ilgili bilgi paylaşıyorum. Dolayısıyla, her hasta benim gibi kendi sağlığı için yaptığı seçim ve uygulamalardan sorumludur.


9 Ekim 2018 Salı

LDN Konusunda Yayınlar Çoğalıyor, Norveç'te Yayınlanan Belgesel

LDN konusunda sesler yükseliyor; ama kulaklarını tıkayanlar o kadar çok ki. Son olarak Norveç'te yayınlanmış (İngilizce altyazılı) bir belgeselden haberim oldu. MS hastaları LDN deneyimlerini anlatıyor ve böyle işe yarar bir tedavinin neden gözden ırak tutulduğu sorusuna aynı yanıtı veriyorlar : PARA. İnsanların ihtiyaçlarını hiçe sayan açgözlülük.


LDN ne derseniz, Düşük Doz Naltrekson (LDN) tedavisi 80'li yıllardan beri bağışıklık sistemi hastalıklarındaki etkinliği bilinen, görmezden gelinen bir tedavi şekli. Faydalarını gören insan sayısı az değil. Dünyada HIV/AIDS ve çeşitli immün sistem hastalıklarından muzdarip onbinlerce kullanıcısı var. Ne yapar derseniz vücudun zaten salgıladığı endorfinin miktarını artırarak bağışıklık sisteminin düzenlenmesini  sağlar. Bu tedavinin hastalar (ve bazı doktorlar) tarafından denendiği ve faydalı bulunduğu hastalıklar arasında MS, ALS, fibromiyalji, Crohn hastalığı ve diğer enflamatuar bağırsak hastalıkları gibi çeşitli bağışıklık sistemi hastalıkları bulunur.

https://www.ldnresearchtrust.org/conditions#Imm


Aslında bağımlılık tedavisinde kullanılan bir ilacın dozu düşürülerek geceleri uykudan önce alındığında (Düşük Doz Naltrekson adı buradan geliyor; naltrekson ilacın etken maddesi) çok sayıda bağışıklık sistemi hastalığyla mücadelede pozitif etkiler yarattığını gören bazı doktorlar, uyguladıkları tedavilerde naltreksonun düşük dozlarıyla (genellikle asıl doz olan 50 mg yerine 3 - 4,5 mg) sağlanan bu etkiyi kullanıyorlar. Bu tedavi yöntemini 1980’lerde HIV/AIDS’li hastalarla çalışırken Dr. Bihari keşfetmiş. Zamanla MS gibi başka immün sistem hastalıklarında da işe yaradığını bizzat görmüş


Pekiyi neden bu tedaviyi duymuyoruz, neden doktorlar bu seçeneği hiç gündeme getirmiyor diye sorarsanız haklı olarak... İlaç sektörü bu kadar güçlüyken ve hiçkimse patent süresi yıllar önce dolmuş, ucuz bir ilaçtan kar etmeyi ummazken kaygılar tamamiyle ticari.


Özellikle Hollanda gibi kuzey avrupa ülkelerinde giderek daha fazla doktorun MS gibi hastalıkların tedavisinde LDN kullanımına başvurduğunu duyuyoruz. LDN terapisi hakkında konferanslar düzenlenmeye başladı. LDN Research Trust 2013’ten beri konferanslar düzenliyor. Her sene katılımcı sayısı artıyor. 2019’daki konferans Portland, Amerika'da.



Honest Medicine (Julia Shopick, Dürüst Tıp - henüz türkçe çevirisi yok), The LDN Book (Linda Elsegood) gibi LDN terapisinden bahseden kitaplar yazılmakta

LDN’nin işleyiş mekanizmasını anlatan iki vidyo daha :






1980'lerde - kalabalıklar duysa da, duyamasa da - önemli bir buluş yapan Dr. Bihari'den LDN’yi ve tarihçesini dinlemek isterseniz :


Kanserde de düşük doz naltekson kullanımından iyi sonuçlar alanlar var. Hastalarına LDN kullandıran doktorların tanıklıkları çok önemli.
  https://www.youtube.com/watch?v=r4quvjDiXcY

Doktorların LDN'yi reddederken  en büyük argümanları bu tedavinin immün sistem hastalıklarında etkinliğinin bilimsel deneylerle ispatlanmamış olması. Bu tür deneylerin düzenlenmesi milyonlarca dolar tutuyor. Denemeleri finanse edenler genelde ilaç sektörü ve onların sübvanse ettiği tıp fakülteleri. İlaç şirketleri para kazanamayacağı bir tedavi için para harcamak istemiyor. Sonuç olarak hastalar MS, kanser veya başka hastalıklarda yan etkisi bol, etkinliği şüpheli standart ilaç tedavilerine mahkum ediliyor.